Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Gaziantep İl Sağlık Komisyonu, kentin mevcut sağlık alt yapısıyla birlikte, ekonominin sağlık üzerine etkilerini araştırma amacıyla bir anket çalışması yaptı. 51 sorunun yönetildiği anket çalışmasında, 2 soru (Yaş ve yaşadığı mahalle) açık uçlu, 49 soru kapalı uçlu, 2 tanesi ise çok seçenek tercihli, geri kalanı tek seçenekli olarak soruldu.

Op. Dr. Ramazan Sürücü, Dr.Ahmet Baydilek, Ecz.Burcu Dayak, Ecz.Serap Çelikel, Dt.Mustafa Karasu, Dt.Tamer Taşkan, Dt.Zafer Çolakoğlu, Vet.Hekim Ali Taş, Vet. Hekim Gürkan Öztürk’ün yer aldığı CHP Gaziantep İl Sağlık Komisyonu üyeleri, ekonominin sağlık üzerindeki etkilerini yaptıkları anketle gündeme taşıdı.

CHP İl Binasında düzenlenen toplantıda, anket çalışmasının sonuçları paylaşılırken oldukça ilginç bilgilere yer verildi. İl Sağlık Komisyonu Başkanı Dr. Ramazan Sürücü, yaptıkları çalışmada Gaziantep’te sağlığın yoğun bakımda, vatandaşın ise depresyonda olduğunun ortaya çıktığını belirtti.

Sürücü, çalışma ile ilgili yaptığı sunumda, vatandaşın çökkün ve bunalımda olduğunu, gelecekten umutsuz ve iyimser olmadığını, bir çoğunun bu nedenlerle ilaç kullandığını ifade ederek,” Vatandaşın evinde gıda maddeleri bitiyor alamıyor, sağlıklı ve besleyici gıda yiyemiyor, öğün atlıyor, hatta tam bir gün aç yaşadığı oluyor, kişisel ve genel hijyen ürünleri ihtiyacını karşılamakta zorlanıyor, ısınma giderlerini karşılamakta zorlanıyor. İşte bu nedenlerden dolayı, toplumda hakim duygu, hüzün, ümitsizlik, çökkünlük ve bunaltı. Soruları yönelttiğimiz vatandaşın yarısından fazlası yaşamaktan hiç keyif almıyor yada çok az keyif alıyor” dedi.

Gaziantep’te Devlet hastanelerinin durumunun içler acısı olduğunu dile getiren Op. Dr. Ramazan Sürücü, bir (MR) çektirmek için 5 ay sonrasına randevu verildiğini vurguladı.

Sürücü, Dr. Ersin Arslan Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden örnek fotoğraflar göstererek “Türkiye’nin en zengin ve sanayisi en gelişmiş şehirlerinden birindeyiz. Ama sağlığımız önemsenmiyor. Sanki Afrika’nın geri kalmış ülkelerinden biriymiş gibi hastane koşullarımız yetersiz. Sedyenin nasıl yıprandığı görülüyor. Seçimlerde bizlere reva görmedikleri sedyeyle onları uğurlayacağız” şeklinde konuştu.

ŞEHİR HASTANESİ YILAN HİKAYESİ

Gaziantep’in sağlık ile ilgili verilerini paylaşan Sürücü, “Gaziantep, barındırdığı Suriyeli nüfus bakımından 461 bin 149 kişi ile İstanbul’dan sonra ikinci sırada yer almaktadır. Barındırdığı Suriye’li nüfus varlığı toplam nüfustaki ilk 10 kente eklendiğinde; Toplam nüfus sıralamasında İstanbul, Ankara, İzmir ve Bursa’dan sonra Gaziantep 2 milyon 562 bin 306 nüfusla 5.sıraya çıkmaktadır. Gaziantep nüfusunun yüzde 18’i Suriyelilerden oluşmaktadır. İlimizde sağlık hizmetlerinin yürütülmesinde özel sektörün ağırlığı Türkiye ortalamasının üzerinde. Alt yapı ve insan kaynaklarımız yetersiz. Şehir hastanesi, yılan hikayesine dönmüş durumda. Ek olarak yaklaşık yüzde 20 oranında Suriyeli nüfusun sağlık yükü mevcut. Sağlık göstergelerimiz çok kötü. Böylesi zor şartlarda canları pahasına çalışan doktorundan hemşiresine, ebesine, temizlik personelinden güvenlik görevlisine, bütün sağlık çalışanlarına sonsuz teşekkürler” diye konuştu.

Op. Dr. Ramazan Sürücü, yaptıkları çalışmada Gaziantep’te sağlığın yoğun bakımda, vatandaşın ise depresyonda olduğunun ortaya çıktığını sözlerine ekleyerek, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

Toplumun çok büyük bir kesimi açlık – yoksulluk sınırının altında gelire sahip. Toplumun en önemli sorunu ülkenin kötü ekonomik durumu ve hayat pahalılığı, Adalet, Eğitim, Sağlık alanlarında ciddi sorunlar var, yolsuzluklar, demokrasi ve insan hakları, güvenlik, liyakatsızlık ve yazılı, sözlü basın-medya –sosyal medyadaki ifade özgürlüğü kısıtlamaları, toplumun neredeyse tamamı ülkenin ekonomik durumundan olumsuz etkilenmiş. Yarısından fazlası genel olarak sağlığından memnun değil, neredeyse tamamı ekonomik nedenlerle sağlık kurumu tercihlerini değiştirmek durumunda kalmış. Gerek devlet hastaneleri gerekse kamu Ağız Diş sağlığı merkezlerinde hizmete ulaşmak zor, muayene ve radyolojik tetkik randevu süreleri çok uzun. Bu nedenlerle tedavilerde gecikme olmakta ve bu gecikmelerden dolayı durumunun kötüleştiğini ifade edenlerin oranı çok fazla.

Kentimizdeki Devlet hastaneleri ve ağız-Diş Sağlığı merkezleri ihtiyacı karşılamakta yetersiz, özele gidecek para yok. Önerilen tedavileri yaptırmakta zorlanıyor. Sağlık harcamaları için kredi çekiyor ya da borçlanıyor. Vatandaş muayene ve ilaç fark ücretlerini ödemekte zorlanıyor. Ücretli aşıları karşılamakta zorlanıyor, alamıyor. Veresiye ilaç alıyor, eczanelerde birçok ilaç bulunmuyor”